NÜFUS CÜZDANI MI? HAYIR, BOYNUNUZU GÖREBİLİR MİYİM?

Merhabalar…

Yüzümüzde yaşlanmanın izlerinin en belirgin olduğu bölgeler; göz çevresi ve boyun olarak kabul ediliyor. Bu durumun farkında olup sürekli çözümler geliştiren kozmetik sektörü; özellikle yüzümüzde saklamanın imkansız olduğu göz bölgesi için her geçen gün yepyeni teknolojilere sahip ürünler üretmekte. Göz çevresi ürünleri kullanım oranı da oldukça yüksek; ancak göz çevresinin popüleritesine kıyasla, boyun bölgesi biraz daha geri planda kalıyor gibi…

Yaşlanmanın yüz bölgesindeki en bilindik etkileri olan sarkmalar, kırışıklıklar, elastikiyet kaybı, renk tonu eşitsizlikleri.. Bunun yanı sıra, yüzdeki yağ dokusu kaybına bağlı olarak görülebilen çökmeler…

Boyun bölgesinde ise, yüz bölgesinin tersine yağ depolanması artmakta ve artan yağ dokusu, deri sarkmalarıyla birleşerek gençlik dönemindeki boyun görüntüsünü ne yazık ki çook gerilerde bırakmaktadır. Zaman ilerledikçe gıdıkta sarkmalar ve önemli deformasyonlar da göze çarpmaktadır.

Peki bu deformasyonların sebebi nedir?

Yüzün alt kısımlarındaki yağ tabakasının artışı ve deri katmanlarının sarkmasına bağlı olarak çene kenarlarının belirginliği azalmaktadır. Bu nedenle yüz, gençliğindeki oval görünümü kaybederek, kare şeklinde görünmeye başlıyor. Bu da, feminen görünümün zamanla kaybolmasına neden oluyor. Aynı şekilde çene altından başlayıp aşağıya doğru uzanan bant dokular gevşiyor ve boyundaki kırışıklıklar derinleşiyor.

Yaşlanma sürecinde boyun yapımızın yukarıdaki görüntülerden hangisine dönüşeceği genetik kodlarımız, yaşayış tarzımız, vücut yağ yapımız, cilt bakım anlayışımız, beslenme tarzımız, zararlı güneş ışınlarına ne kadar maruz kaldığımız gibi bireysel, genetik ve çevresel etkenlere bağlıdır.

Peki, boynumuzdaki deformasyon sürecini yavaşlatmak için bireysel olarak neler yapabiliriz? 

• Kitap okurken, çalışırken, telefonumuzla ilgilenirken boynumuzu genellikle öne doğru eğeriz. Bunun sonucunda da boynumuzda erken yaşlardan itibaren yatay çizgiler oluşmaya başlar. Erken yaşlarda buna ilaveten çene altı sarkması da görülebilmektedir. Bu nedenle, genç yaşlardan itibaren hem omurga sistemimizin sağlığı, hem de boynumuzun görsel güzelliğini uzun süre koruyabilmek için dik oturmayı, boynumuzu da dik ve vücudun ortasında tutmayı alışkanlık haline getirmemiz gerekiyor. Lütfen boynumuzu eğmeyelim.

• Fazla yüksek ve ergonomisi bozuk yastıklar boyun çizgilenmesine sebep oluyor. Sırt üstü yatmak ve orta yükseklikte yastıklar kullanmak kırışıklıkların önüne geçmenize yardımcı olabilir.

• Güneşin zararlı ışınları dekolte ve boyun bölgesinde hissedilir ve kendisini hissettirir Boyun bölgesi güneşlenme sonrasında hızlıca kurur, kırışır, hatta lekeler oluşur. Bu nedenle deniz kıyısında geçirdiğimiz vaktin yanısıra şehir hayatında da mutlaka güneş koruyucusu her gün kullanılmalı, boyun ve dekolte bölgesi unutulmamalıdır.

• Yüz bölgemiz için kullandığımız anti-aging kremlerimizi ve diğer cilt bakım ürünlerimizi mutlaka boyun bölgesine de yukarıdan aşağıya nazik hareketlerle masaj yaparak uygulamayı ihmal etmemeliyiz.

Oluşmuş boyun sarkmalarını nasıl ortadan kaldırabiliriz?

Boynunda ileri derecede sarkma olan kişilerde bu soruna en iyi yanıt verecek işlem; boyun germe operasyonu olarak kabul ediliyor. Bu yöntemde, kulağın hemen önünde ve arkasında yapılan kesiklerden girilerek boyun derisi nazikçe kaldırıldıktan sonra, fazlalık yapan boyun yağı alınıyor.

Cosmopolitan dergisine* röportaj veren Op. Dr. Hakan Gündoğan, boyun germe sürecinin detaylarını şu şekilde anlatıyor: “Eğer boyun bantları ve derin yağ dokusunun düzeltilmesi gerekiyorsa, çene altında açılan küçük kesikten bu işlemler de eklenip fazlalık olan boyun derisi çıkartılıp geriliyor. İyileşme süreci ise yaklaşık bir hafta.

Boyun germe operasyonu, sıklıkla tüm yüzün gerilmesi işlemi ile birlikte yapılır. Yüzün özellikle alt kısımlarında çene hattı görünümünü bozan sarkmaları olan kişilerde, sadece boyun germe operasyonu yapıldığında(yüzün alt kısmının sarkıklığı giderilmezse), bu alt yüz sarkması boyuna doğru yer değiştirerek yüzün kare görünümünün artmasına sebep olabilir. Özellikle kadınlarda boynun aşırı ortaya çıkartılması, özellikle çene hattı görünümünün sertleşmesinden dolayı feminen görüntünün aksine erkeksi bir görüntü yaratacağı için bundan kaçınılmalıdır. Kadınlarda kadınsı ve oval yüz hatlarını geri kazanmak için, boyun germe işleminin en azından alt yüz germe işlemi ile birlikte uygulanması önemlidir.

Boyun germe operasyonunun sonucunda hastalar neredeyse 20 yaş daha genç bir boyna sahip olduklarını görürler.”

*Cosmopolitan Dergisi Aralık/2014 sayısı